YILMAZ BİLGEN – Suriye’de Lazkiye merkezli kalkışma sürüyor. Nusayri ayrılıkçılar gece Ceble şehrinde kuşattıkları emniyet binasını içerideki görevlilerle birlikte ateşe verdi. Lazkiye şehir merkezinde ise devlet hastanesini basarak birçok üniteyi yaktılar.
Özellikle kırsal bölgelerde çatışmalar sürerken Türkmen Meclisi Eski Başkanı ve Lazkiye Türkmenlerinden Samir Hafız, Lazkiye’de hemen her evin altında bir cephanelik olduğu bilgisini paylaştı ve “Uzun zamandır bu isyana hazırlanıyorlardı” dedi.
Bazı odakların açık bir biçimde olayı saptırdığına vurgu yapan Hafız “Eymen Cabiri isimli bir Nusayri iş adamı isyanı finanse edenlerin başında geliyor. Onun fabrikası ana karargâh ve tıpkı PKK-YPG gibi şehir içerisindeki toplanma noktalarından tünelleri kazarak denize kadar inen yer altı koridorları inşa ettiler. Şam düştüğü gün 400 bine yakın Nusayri’yi buraya toplamaları da bu kumpasın parçasıydı. Ayrıca kırsalda dev silah depoları ve cephanelikler var.
Beşar Esad giderken ülkenin tüm kritik askerî tesis bilgilerini İsrail’le paylaştı. Şimdi Tel Aviv-Nusayri iş birliğinde ikinci aşamaya geçtiler. Kesep’ten Lübnan’a uzanan 188 kilometrelik sahil şeridini İsrail’in kontrolüne verme konusunda mutabıklar. Bu aynı zamanda Kuzey Kıbrıs-Türkiye bağlantısı, deniz yetki alanları ve Akdeniz’deki hidro karbon yataklarının kontrolü açısından bir tür Türkiye’yi kuşatma projesidir.
İsrail bölünmüş bir Suriye planı dâhilinde Nusayrilere Tartus ve Lazkiye’yi zaten 1982 Yinon Planı’nda tahsis etmişti. Türkiye dışında bu planı bozabilecek herhangi bir aktör de olmadığı için Akdeniz üzerinden böyle bir kuşatma kalkanı uygulamak hevesindeler. İsrail-Nusayri bölücüler ve Güney Kıbrıs üçlüsü Akdeniz’de tehlikeli oyunlar peşinde. Şu an Lazkiye ve Tartus’a yapılan silah sevkiyatı, suçluların kaçırılması ve militan sevki için bu koridoru canlı tutmak onlar için hayati önem arz ediyor” dedi.
General Hasan Hammadi – Yılmaz Bilgen
ÇOK ULUSLU KOMPLO
8 Aralık öncesi Suriye Millî Ordu Genelkurmay Başkanlığını yapan General Hasan Hammadi ise “Suriye’de istikrarsızlık üzerine yapılan planların farkındayız. Bize 8 Aralık öncesi 60 yıllık Baas kâbusunu yeniden yaşatmak için harekete geçtiler. Suriye’yi bölmek temel hedef. Bunu başaramazlarsa da Ürdün, Mısır, Suudi Arabistan, BAE gibi İsrail’in uydusu bir rejim ikame etmek istiyorlar. Tabii bir diğer önemli faktörde Türkiye’nin kazandığı itibar ve bölgesel güç niteliğinden olağanüstü rahatsız durumdalar. Son yaşanan hadise bir yönü ile Türkiye’nin 15 Temmuz’u olarak da değerlendirilebilir.
Lazkiye ve Tartus’ta alınmış bir karar ve uygulama değil bu. En az 8-10 ülke tertibin içerisinde istihbarat ve lojistik olarak aktif rol aldı. İsrail ve Baas-Esad diktası masa altından daima görüştü ve iş birliği içerisinde oldu. Ancak şu an Suriye’nin parçalanması, Türkiye’nin kazanımlarının önlenmesi paydasında İsrail ve İran müşterek hareket ediyor. Bu noktada ilginç arka plan gelişmesi ise BAE’nin Nusayriler ve Tel Aviv bağlantısında oynadığı kilit rol olarak kayda geçti” değerlendirmesinde bulundu.
İsrail ve İran’ın PKK, Dürziler ve Alevileri kullanarak hedeflerine ulaşmak istediklerini vurgulayan General Hammadi “Ancak başaramayacaklar. Suriye yönetimi Nusayrilere eman-güvence verdi ve geride kalan üç aylık dilimde ülkenin kalkınmasına odaklanıldı. Maalesef bu barış iklimini Nusayri çeteler bozdu ve şimdi bölge tüm suçlulardan temizlenerek normale dönülecek. Ancak kılıçlar kınına girmeden Lazkiye ve Tartus’ta güvenliğin sağlanmasının ardından PKK’yı temizlememiz gerekiyor. Onlar orada oldukça yarın ülkenin başka bir yerinde yeni Lazkiye örnekleri yaşarız” ifadelerini kullandı. Hammadi, Rusya’nın da komplonun içerisinde olduğunu ve Hımeymim Hava Üssünde bulunan Esad rejiminden kalan üst düzey subayların bu işte rol oynadığını sözlerine ekledi.
Fitili ateşleyen Mahir Esad’ın sağ kolu Lazkiye’de devrik Esad rejimine bağlı unsurlar, güvenlik güçlerine pusu kurarak 11 kişiyi katletti. Bu saldırının planlayıcısının Esad’ın kardeşi Mahir Esad’ın generallerinden Giyas Delle olduğu öğrenildi.
İran’a yakınlığıyla bilinen Delle, çok sayıda sivilin açlıktan öldüğü Doğu Guta ablukasında da ön saflardaydı. Mahir Esad’a bağlı 4. Tümen’de görev alan Delle’nin adı, birliğin Suriye’de işlediği birçok katliamda geçti. Delle, 2012’de Şam’da sivil halka yönelik ağır silahlarla yapılan katliamlardan sorumlu tutuluyor.
Öte yandan Şam hükûmetine yakınlığı ile bilinen Dürzi lider Süleyman Abdulbaki’ye bir suikast girişiminde bulunuldu. Suveyda’da İsrail kışkırtmasına karşı halkı devletin yanında durmaya çağıran Abdulbaki’nin sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.